İBB’ye yönelik yolsuzluk soruşturması: Sevk yazısına ulaşıldı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, tutuklanmasının ardından İBB
Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu’nun da aralarında
bulunduğu zanlılar hakkında “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne
üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel
verileri hukuka aykırı ele geçirmek”
ve “ihaleye fesat karıştırmak”
suçlarından yürütülen yolsuzluk soruşturması devam ediyor.

SEVK YAZISININ DETAYLARINA ULAŞILDI

Çağlayan’daki
İstanbul Adliyesi’nde savcılık işlemlerinin ardından tutuklanmaları
talebiyle nöbetçi hakimliğe sevk edilen 30 şüpheliden 10’u hakkında
hazırlanan sevk yazısının detaylarına ulaşıldı.

Savcılığın,
Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine gönderdiği sevk yazısında, “Ekrem İmamoğlu
liderliğinde teşkil edilen çıkar amaçlı suç örgütü”
ifadesi
kullanılarak, şüpheliler Fatih Keleş ve Tuncay Yılmaz hakkında yürütülen
soruşturma neticesinde “usulsüz bağış toplama” suçundan 8 Ağustos
2024’te iddianame düzenlenip dava açıldığı hatırlatıldı.

Yazıda,
dava dosyası kapsamında ifadeleri alınan tanıkların, Ekrem İmamoğlu,
Murat Ongun, Fatih Keleş, Tuncay Yılmaz , Ertan Yıldız ve Adem Soytekin
olmak üzere birçok kişi hakkında, “rüşvet”, “irtikap”, “ihaleye fesat
karıştırma”, “haksız mal edinimi”
iddiaları üzerine 18 Ekim’de resen
soruşturma işlemlerine başlandığı anlatıldı.

“EYLEMLERİN ÖRGÜTLÜ BİR ŞEKİLDE İŞLENDİĞİ TESPİT EDİLMİŞTİR”

Yapılan soruşturma
kapsamında, tanık beyanları, MASAK raporları, İçişleri Bakanlığı tevdi
raporu, HTS incelemeleri, ihale dosyalarında yapılan ön incelemeler ve
vergi inceleme uzman raporları alındığı belirtilen yazıda şu ifadeler kullanıldı:

“Şüpheli Ekrem İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminden beri yanında bulunan ve kendisine tabi kişileri İBB Başkanı olduktan sonra belediyenin birim ve iştiraklerinin başına getirdiği, birçok belediye iştirakinde usulsüz ihaleler, doğrudan temin veya hizmet alımı, nitelikli işler üzerinden ihaleye fesat karıştırma, nitelikli dolandırıcılık, kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirme, rüşvet ve irtikap eylemlerinin örgütlü bir şekilde işlendiği tespit edilmiştir.”

GİZLİ TOPLANTIDA ÖRGÜTÜN ELİNE GEÇECEK ORANA KARAR VERİLDİ

Yazıda,
örgütün hiyerarşik yapısına değinilerek, “Örgüt yöneticileri tarafından
gizli toplantı yapılarak ihale verilecek şirketlerin tespit edilip yan
teklif verecek şirketlerin belirlendiği ve ihale bedeli ile örgütün
eline geçecek orana karar verildiği, tahsildar olan kişinin örgütün üst
yöneticilerinin yaptığı gizli toplantılara iştirak etmek suretiyle veya
doğrudan bu paraları örgüt yöneticilerine teslim ettiği anlaşılmıştır.”

denildi.

İmamoğlu liderliğinde, Ongun’un yöneticilik yaptığı
yapıda, Medya AŞ ve Kültür AŞ üzerinden birçok ihaleye fesat
karıştırıldığı, hayali ihalelerle kamu kurumu zararına dolandırıcılık
faaliyetleri gerçekleştiği, naylon faturaların kesildiği anlatılan
yazıda, Keleş’in yöneticiliğini yaptığı yapıda “kasa” olarak tabir
edilen iş adamlarına ihalelerde ayrıcalıklar tanındığı, rüşvet veya
irtikap neticesinde elde edilen gayrimenkullerin bu iş adamlarının
üzerine verildiği bildirildi.

Yazıda, Keleş’in belediyeden
alacaklarını tahsil etmek isteyen iş adamlarından “komisyon” adı altında
paralar aldığı, yöneticiliğini Tuncay Yılmaz’ın yaptığı yapıda ise iş
adamlarından temin edilen menfaatlerin İmamoğlu’nun ortağı olan
şirketler üzerine alınarak kişisel zenginleşmesinin sağlandığı
anlatıldı.

Yöneticiliğini Ertan Yıldız’ın yaptığı yapıda ise
farklı belediye sınırlarında kalan bazı iş insanlarının para vermeye
zorlandığı, para vermeyenlere idari yaptırımlar uygulandığına ilişkin
tespitler yapıldığı bilgisine yer verilen yazıda, suç örgütünün
temellerinin İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemlerinde
atıldığı belirtildi.

YÖNETİCİ KADEMESİNDEKİ ŞÜPHELİLER KENDİ ALT YAPILANMALARINI OLUŞTURDU

Yazıda,
İmamoğlu’nun belediyenin birim ve iştiraklerinin başına getirdiği
yönetici niteliğindeki şüphelilerin, suç örgütünün devamını sağlamak
maksadıyla kendi alt yapılanmalarını oluşturdukları aktarıldı.

Soruşturma
dosyası kapsamında, belediye iştiraklerinden ödeme alan iş adamlarının
İmamoğlu’nun ortağı olduğu inşaatlara para aktarımı yaptığı bildirilen
yazıda, İstanbul’da yaşayan vatandaşların kişisel verilerinin örgüt
faaliyetleri kapsamında hukuka aykırı ele geçirildiği, bazı iş
insanlarının para vermeye zorlandıkları, para vermeyenlere idari
yaptırımlar uygulandığı, şüphelilerin belediyenin iş ve ihalelerini
maddi menfaat karşılığında kendileriyle irtibatlı iş adamlarına
verdikleri kaydedildi.

Yazıda, İçişleri Bakanlığı Mülkiye
Müfettişliği tarafından tanzim edilen vergi denetim raporları ve MASAK
raporuna göre 2021 ile 2023 yılları arasında birçok ihaleye fesat
karıştırıldığı, şüphelilerin söz konusu bu ihaleleri sadece kendilerine
yakın kişilerin almasını sağladıkları, bu kişilerin dikkat çekmemek
adına yanlarında çalışan kişiler üzerine de birçok şirket açarak Medya
AŞ ve Kültür AŞ’den yüksek bedelli işler aldıkları anlatıldı.

Bazı
şirketlerin tek işlik olarak kurulduğu, sonrasında aktif ticari
hayatının olmadığı, bazı şirketlerin ise sadece naylon fatura kesmek
için kurulduğuna vurgu yapılan yazıda, “Bu belirtilen fiillerle
hiyerarşik yapı içinde sürekli olarak kamu kurumu zararına
dolandırıcılık suçunun işlendiği tespit edilmiştir.”
denildi.

SAHTE FATURA KESİLEREK DOLAŞTIRILAN PARA, ÖRGÜTÜN TAHSİLDARINA ELDEN VERİLDİ

Yazıda,
iş verilen kişilerin sözleşmeye aykırı davranışları nedeniyle
haklarında uygulanması gereken para cezaları uygulanmayarak kamu
zararına ve bu kişilerin haksız zenginleşmesine sebebiyet verildiğine
değinilerek, muvazaalı sözleşme ve hizmet alımları neticesinde örgüt
mensubu kişilerin yetkilisi olduğu şirketlere aktarılan paranın daha
sonra alt şirketlere aktarıldığı, alt şirketlerin de kendi aralarında
sahte faturalar keserek dolaştırdığı paranın nakit olarak çekilip
örgütün tahsildarlarına elden verildiği kaydedildi.

Özel mülkiyete
konu reklam alanlarını kiralayan şirketlerin, belediyeden reklam
asılması için izin alması gerektiğinden belediyeye başvuru yaptığı,
Belediye Kentsel Tasarım Müdürlüğü izin vermeye yetkili olduğu halde bu
şirketlerin Kültür AŞ ye yönlendirildiği, Kültür AŞ’nin ise izin
verilmesi karşılığı şirketlerden ücret istediği aktarılan yazıda,
“Şirketlerin bu ücretleri Kültür AŞ grafik tasarım bedeli adı altında
muvazaalı sözleşme imzalamak suretiyle şirkete aynı konulu fatura
kestiği, böylece reklam iznini gayrimeşru şekilde ücrete bağladığı,
Kültür AŞ’nin bu yöntemle reklam bütçesi harici bir bütçe oluşturarak bu
paraları örgüt mensuplarına ait şirketlere muvazaalı sözleşmeler ile
aktardığı ve yüksek miktarda kamu zararına sebebiyet verdiği tespit
edilmiştir.”
ifadesi kullanıldı.

Yazıda, imara aykırı
yapılaşmalara göz yummak maksadıyla örgütün “kasası” olarak tabir edilen
iş adamlarının üzerine gayrimenkul alımı yapıldığı ve elden nakit para
alındığı, başta Kültür AŞ ve Medya AŞ olmak üzere birçok belediye
iştirakinde 2022-2024 yıllarında birçok ihaleye fesat karıştırıldığı
bildirildi.

ŞÜPHELİLERİN EYLEMLERİ

Şüphelilerin suç
örgütüne bağlı hareket ettikleri vurgulanan yazıda, usulsüz ihalelerin
yapıldığı dönemde, İBB’de Zabıta Daire Başkanı olarak görev yapan
şüpheli Engin Ulusoy, İBB Avrupa Yakası Zabıta Müdürü şüpheli Hakan
Aplak ve İBB Anadolu Yakası Zabıta Müdürü şüpheli Nazan Başelli’nin
diğer şüphelilere ait firmaların usulsüz işgal ettiği reklam mecralarına
göz yumduğu ve cezai yaptırım uygulamadığı, milyarlarca lira kamu
zararında ve suç örgütünün haksız kazanç elde etmesinde sorumlulukları
bulunduğu aktarıldı.

Yazıda, usulsüz ihalelerin yapıldığı dönemde,
İBB İhale Komisyonu üyesi olarak görev yapan Ramazan Gülten, İBB İhale
ve Satın Alma İşleri Müdür Vekili Gökhan Köseoğlu, İBB iştiraki olan
Kültür AŞ’de Reklam Şefi Metin Bal, İBB’de Mali Hizmetler Daire Başkanı
ve İhale Komisyonu Üyesi Murat Selvi, İBB’de Mali Hizmetler Daire
Başkanı ve İhale Komisyonu Üyesi Tuğba Figankaplan ve İBB Yazı İşleri ve
Kararlar Daire Başkanı ve İhale Komisyonu Üyesi Nurten Uğursoy’un
milyarlarca lira kamu zararında ve diğer suç örgütü üyesi şüphelileri
ile firmalarının haksız kazanç elde etmesinde sorumlulukları bulunduğu
belirtildi.

Sevk yazısında, şüpheli Ayhan Koç’un Vaniköy’de
bulunan ve kamuoyuna yansıyan villanın tamirat ve tadilat sürecinde
villa sahibi Rus iş adamından Sinan Akçiçek ile birlikte rüşvet aldığı
kaydedildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir